Ne ki Biden, hiç orada değil. Bir çocuk sonunda “Aaa kral çıplak!” diye haykırana dek. Savcı raporda “Biden’ın hafızasının gidip geldiğini, bu nedenle yargılamaya gidilemeyeceğini” belirttiği için dananın kuyruğu koptu. Savcı Hur’un raporunda belirttiği üzere “oğlunun ölüm tarihini bilmiyor” ama Başkanlık koltuğu iddiasından vazgeçmeyeceğini biliyor. Özetlemek gerekirse Demokratlar, dereyi geçerken at değiştirmek niyetinde değil. Beyaz Saray’da “hasar sınırlamak” için alelacele bir basın toplantısı düzenlendi. Gerçi o da Biden dan sadece 3 yaş genç ve o da Orban’la Erdoğan’ı karıştırmakla malül. Ancak bu konudaki beklentiler yok denecek kadar zayıf. . Dolandırıcılar narsist krala “ancak aptalların göremeyeceği ihtişamda” giysiler hazırlamayı ve dikmeyi vaat ederler. En güçlü ve en zengin demokrasinin geldiği yere bakın!",. Ünlü masaldır. FERAGATE HAZIR DEĞİLBundan böyle ne olur?Olması gereken Biden’ın kendiliğinden çekilmesi, kendinden genç adayların önünü açması ki… genç bir rakiple karşı karşıya gelmesi halinde Trump’ın yenilmesi çok güçlü bir olasılık. Ne Biden böyle bir özveriye hazır, ne parti ağır topları devreye girmeye aday. Biden’ın “mevzuyu bağlayamamak” konusunda art arda verdiği “olumsuz vibe”, Trump’tan bariz beter. Dört yıl önceki başkanlık yarışında Biden’a Sleepy Joe/Uykulu Joe lakabını takan Trump’ın, rakibi için bu kampanyada varın ne sıfatlar sıralayacağını siz hesap edin. İkide bir Başkan, Başkanlık uçağının merdivenlerinden tökezleyerek düşüyor, sıklıkla lafını toparlayamıyor, isimleri unutuyor veya karıştırıyor, cümlelerin sonunu getirmekte zorlanıyordu. . Biden, hasar, zarar, ziyanı toplarlamak için yapılan toplantıda hasarı büyüttü. Orta Doğu’ya ilişkin sorularda Mısır devlet başkanı Sisi ile Meksika devlet başkanı Lopez Obrador’u karıştırdı. Bu durumda Amerikan seçmenine Kasım’da “geriatrik bir adayla fanatik, megaloman bir darbeci” arasında tercih yapmak kalıyor. KILIÇDAROĞLU MİSALİ“Hafızanıza ne oldu Sn. Öyle ki ABD Başkanı konuşmaya başladığında bundan böyle herkeste bir “Eyvah” duygusu oluşuyor. . Ve bir geçit gününde, kralı giydiriyormuş gibi yapıp onu çırılçıplak, üryan halde sokağa salarlar…Teba hayrete düşse de ses etmeye cüret etmez. Başkan?”, “Başkanlık yapmanızı önleyecek bir sorun mu var?” minvalinde zehir zemberek soru bombardımanına maruz kalan Biden, kontrpiyede kaldı. 80’ini deviren ABD Başkanının son bir yıldır huzurevi moduna geçtiğini, sosyal medyayı izleyen herkes biliyordu. Ama Biden buradan “tencere dibin kara, seninki benden kara” savunmalarıyla çıkamaz. Bu durumda Demokrat parti kodamanlarının kendisini “sağduyuya çağırması” ve bir biçimde Başkan adaylığından feragate ikna etmesi gerekiyor. Bunun üzerine ortalığa tespih taneleri gibi daha önceki uluslararası toplantılarda Mitterand ile Macron’u, Kohl ile Angela Merkel’i karıştırdığı gerçekleri döküldü. Çocuğun çığlığı ardından tepkiler büyür, kral gözden düşer. Biden’a da halihazırda olan bu. “Tam” dedim kendi kendime; “işte kaybeden aday tüneline girildiğinin resmidir!”Beyaz Saray’daki basın toplantısı, ABD Başkanlık seçimleri için bir kırılma noktası oldu. O nedenle Perşembe akşamı Biden’ın basın toplantısında yaşananlar yeni bir sürpriz değil. Tam Anderson’un Kral Çıplak öyküsündeki gibi oldu. “Hafızam iyi, hafızam iyi, hafızamda sorun yok!” diyerek son derecede defansif bir üslupla gazetecilerin sorularını yanıtlamaya çalışan ABD Başkanına bakarken, aklıma 14 Mayıs seçimleri ardından “Buradayım, Vallahi de Billahi de bu-ra-da-yım!” diye masalara vurarak adeta kendi kendini ikna etmeye çalışan Kılıçdaroğlu’nun görüntüleri geldi. Yeni olan basının “kral çıplak” demesi ve toplu halde bir Biden sorunu olduğunu kayda geçmesi. Kimileri hatta Demokrat Parti’de böyle bir “ağır top” kadrosunun bile bulunmadığını söylüyor ve Biden’ın mucizevi biçimde çekilmesi halinde Demokratlar arasında göz gözü görmeyen, kıyasıya bir liderlik yarışının patlak vereceğinden korkuluyor. “Başkan bunadı mı?” tartışmalarını spesifik olarak tetikleyen son olay, Robert Hur isimli özel yetkili bir savcının, Trump için de aslında yapılageldiğince, Başkan yardımcılığı dönemi akabinde teslim edilmesi gerekirken teslim edilmeyen belgeler üzerinde hazırladığı bir raporla patlak verdi. Guardian’da dün Marina Hyde’ın yazdığı gibi siyasette bundan böyle “vibe/aura ya da algı” çok belirleyici. Neredeyse “vesayet altına alınması gereken cezai ehliyeti olmayan yaşlı” konumuna düşen Biden küplere bindi.
En güçlü ve en zengin demokrasinin geldiği yere bakın!",. Biden’a da halihazırda olan bu. Dolandırıcılar narsist krala “ancak aptalların göremeyeceği ihtişamda” giysiler hazırlamayı ve dikmeyi vaat ederler. Neredeyse “vesayet altına alınması gereken cezai ehliyeti olmayan yaşlı” konumuna düşen Biden küplere bindi. Bu durumda Demokrat parti kodamanlarının kendisini “sağduyuya çağırması” ve bir biçimde Başkan adaylığından feragate ikna etmesi gerekiyor. Bir çocuk sonunda “Aaa kral çıplak!” diye haykırana dek. Ne Biden böyle bir özveriye hazır, ne parti ağır topları devreye girmeye aday. 80’ini deviren ABD Başkanının son bir yıldır huzurevi moduna geçtiğini, sosyal medyayı izleyen herkes biliyordu. Yeni olan basının “kral çıplak” demesi ve toplu halde bir Biden sorunu olduğunu kayda geçmesi. İkide bir Başkan, Başkanlık uçağının merdivenlerinden tökezleyerek düşüyor, sıklıkla lafını toparlayamıyor, isimleri unutuyor veya karıştırıyor, cümlelerin sonunu getirmekte zorlanıyordu. Gerçi o da Biden dan sadece 3 yaş genç ve o da Orban’la Erdoğan’ı karıştırmakla malül. “Tam” dedim kendi kendime; “işte kaybeden aday tüneline girildiğinin resmidir!”Beyaz Saray’daki basın toplantısı, ABD Başkanlık seçimleri için bir kırılma noktası oldu. Biden’ın “mevzuyu bağlayamamak” konusunda art arda verdiği “olumsuz vibe”, Trump’tan bariz beter. Orta Doğu’ya ilişkin sorularda Mısır devlet başkanı Sisi ile Meksika devlet başkanı Lopez Obrador’u karıştırdı. “Hafızam iyi, hafızam iyi, hafızamda sorun yok!” diyerek son derecede defansif bir üslupla gazetecilerin sorularını yanıtlamaya çalışan ABD Başkanına bakarken, aklıma 14 Mayıs seçimleri ardından “Buradayım, Vallahi de Billahi de bu-ra-da-yım!” diye masalara vurarak adeta kendi kendini ikna etmeye çalışan Kılıçdaroğlu’nun görüntüleri geldi. . Bunun üzerine ortalığa tespih taneleri gibi daha önceki uluslararası toplantılarda Mitterand ile Macron’u, Kohl ile Angela Merkel’i karıştırdığı gerçekleri döküldü. KILIÇDAROĞLU MİSALİ“Hafızanıza ne oldu Sn. Çocuğun çığlığı ardından tepkiler büyür, kral gözden düşer. Tam Anderson’un Kral Çıplak öyküsündeki gibi oldu. . Kimileri hatta Demokrat Parti’de böyle bir “ağır top” kadrosunun bile bulunmadığını söylüyor ve Biden’ın mucizevi biçimde çekilmesi halinde Demokratlar arasında göz gözü görmeyen, kıyasıya bir liderlik yarışının patlak vereceğinden korkuluyor. “Başkan bunadı mı?” tartışmalarını spesifik olarak tetikleyen son olay, Robert Hur isimli özel yetkili bir savcının, Trump için de aslında yapılageldiğince, Başkan yardımcılığı dönemi akabinde teslim edilmesi gerekirken teslim edilmeyen belgeler üzerinde hazırladığı bir raporla patlak verdi. Beyaz Saray’da “hasar sınırlamak” için alelacele bir basın toplantısı düzenlendi. Biden, hasar, zarar, ziyanı toplarlamak için yapılan toplantıda hasarı büyüttü. Guardian’da dün Marina Hyde’ın yazdığı gibi siyasette bundan böyle “vibe/aura ya da algı” çok belirleyici. Bu durumda Amerikan seçmenine Kasım’da “geriatrik bir adayla fanatik, megaloman bir darbeci” arasında tercih yapmak kalıyor. . Öyle ki ABD Başkanı konuşmaya başladığında bundan böyle herkeste bir “Eyvah” duygusu oluşuyor. Dört yıl önceki başkanlık yarışında Biden’a Sleepy Joe/Uykulu Joe lakabını takan Trump’ın, rakibi için bu kampanyada varın ne sıfatlar sıralayacağını siz hesap edin. Ve bir geçit gününde, kralı giydiriyormuş gibi yapıp onu çırılçıplak, üryan halde sokağa salarlar…Teba hayrete düşse de ses etmeye cüret etmez. Ne ki Biden, hiç orada değil. Savcı raporda “Biden’ın hafızasının gidip geldiğini, bu nedenle yargılamaya gidilemeyeceğini” belirttiği için dananın kuyruğu koptu. O nedenle Perşembe akşamı Biden’ın basın toplantısında yaşananlar yeni bir sürpriz değil. Başkan?”, “Başkanlık yapmanızı önleyecek bir sorun mu var?” minvalinde zehir zemberek soru bombardımanına maruz kalan Biden, kontrpiyede kaldı. Ama Biden buradan “tencere dibin kara, seninki benden kara” savunmalarıyla çıkamaz. Ancak bu konudaki beklentiler yok denecek kadar zayıf. Özetlemek gerekirse Demokratlar, dereyi geçerken at değiştirmek niyetinde değil. Savcı Hur’un raporunda belirttiği üzere “oğlunun ölüm tarihini bilmiyor” ama Başkanlık koltuğu iddiasından vazgeçmeyeceğini biliyor. FERAGATE HAZIR DEĞİLBundan böyle ne olur?Olması gereken Biden’ın kendiliğinden çekilmesi, kendinden genç adayların önünü açması ki… genç bir rakiple karşı karşıya gelmesi halinde Trump’ın yenilmesi çok güçlü bir olasılık. Ünlü masaldır.